Dinleri, mezhepleri, hayat anlayışları farklı olan iki farklı toplumun birbirleriyle görüşmelerinde kültürel iletişim ve etkileşimin olması muhakkaktır. Her iki kıta ehl-i kitap olan Hrıstiyan ve Müslümanların hâkimiyetindeki yerlerdir. İki farklı dine ve kültüre sahip insanların karşılaşmalarında Endülüs bölgesi önem arz etmektedir. Zaten Endülüs'ün hem ilmi, hem de kültürel süreç içinde ortaya koyduğu ilerlemeler bu etkileşimi göstermektedir. Endülüs'ün ilmi gelişimi Avrupa'nın kendini yenilemesi anlamına gelen rönesansa zemin hazırlaması da kültürel ve ilmi gelişimin etkisini gösteren en önemli gösterge olduğu ifade edilmektedir.