Bu kitap bir gezi rehberi değildir. Bu, her yeri avcunun içi gibi bildiğini, her lezzeti tadıp da gurme olduğunu iddia eden çılgın bir gezginin günlüğü de değildir. Bu, Mustafa Dermanlı’nın gezip gördüğü yerlere ilişkin kaleme aldığı mütevazı gezi notlarından oluşan bir kitaptır. Bazen sokak aralarında kalmış restoranları bizlere anlatır, bazense sadece huzura kavuşacağımız, doğanın o temiz kokusunu içimize çekebileceğimiz mekânları… Herkesin bildiği, her daim gittiği yerlerin yanı sıra küçük detaylara da düşürür yolunuzu. Kendisinin de dile getirdiği gibi, “içindeki gezme mikrobu hâlâ kanlı canlı olan bir adamın tecrübeleri”nden geriye kalanlardır…