Günümüzü kavramanın ipuçları mitolojik masallarda gizli. Dünya kurulalı beri insanın varoluşun gizemini açıklamaya çalışma biçimi olan mitolojik masallar, çocuklarımız için de yaşamı kavramanın önemli birer aracı. O masallardaki tanrılara, tanrıçalara benzer kişiliklere, benzer tutum ve davranışlara bugün de rastlıyoruz. Ahmet Ünver, Batı Anadolu topraklarında filizlenen Yunan mitolojisinin en güzel öykülerini barındıran bu kitabında, kitabın başında yer alan “Önce Küçük Bir Sohbet” adlı yazısında çocuklara mitolojik masalları nasıl değerlendirebileceklerini ilginç bir biçimde açıklıyor. Kitapta birbirinden ilgi çekici, birbirinden düşündürücü 8 öykü yer alıyor: “Meraklı Pandora ve Konuşan Sandık”ta, kötülüklerin ve umudun dünyaya yayılışı; Asklepios ve Devacı Yılanları’nda ünü dört bir yana yayılan hekim Asklepios’un yaşamöyküsü; “Phaethon ve Güneş Arabası’nın Atları”nda güneşin dünyayı gerçekte nasıl etkilediği anlatılıyor. “Yankı ile Nergis”, biri için çaresizliğin, biri için kendine hayranlığın öyküsü. “Midas’ın Altınları”, servet düşkünlüğünün yol açtığı acıları; “İnsanlığa Aydınlığı Getiren Ölümsüz: Prometheus” bilginin, uğruna her şeyin göze alınabileceği bir aydınlık oluşunu; “Apollon’un Liri mi, Marsyas’ın Kavalı mı?” hırsı ve egoyu dillendiriyor. Son öykü “Yeryüzünün İlk Güzellik Yarışması” ise, iç güzelliğin dış güzelliği nasıl alt ettiğini anlatıyor.