Set içeriği; 1- Kuyu ve Sarkaç 2- Şehrazat’ın Bin İkinci Gece Masalı 3- Satranç Ustası Don Sandalıo’nun Romanı 4- Kuşlarla Sohbetin Şartları Kuyu ve Sarkaç Kurgu öykülerin usta ismi olan Edgar Allan Poe, ürettiği eserlerle edebiyat tarihine şüphesiz damga vurmuş bir isim. Gotik edebiyatın usta kalemi olarak anılıyor olsa da onu tek bir türle bağdaştırmak olanaksız. Poe’nun korku öykülerini daha önce benzerine rastlanmamış şekilde kaleme almış oluşu ne denli önemliyse yazdıklarıyla polisiye, bilimkurgu ve fantastik gibi türlere ilham kaynağı oluşu da en az onun kadar önemlidir. Yazdığı kurgu öyküleri, yazanın adına bakmaksızın Poe’nun yazdığını anlayabileceğiniz bir dizi öyküyü okuyabileceğiniz Kuyu ve Sarkaç, yazarın gizemli dünyasının içinde bir yolculuğa çıkıyorsunuz. Şehrazat’ın Bin İkinci Gece Masalı Şehrazat’ın Bin İkinci Gece Masalı sadece gotik edebiyatın değil bütün modern edebiyatın nüvesini barındıran büyülü öykülerden oluşuyor. Poe’nun görkemli muhayyilesi düşünülünce seçkide yer alan dokuz öykünün her birinin apayrı bir zenginlik ve renk taşıdığını dikkatli okur fark edecektir. Öykünün bu büyük ustasının dil ve üslubunun derinliği gözetilerek yapılmış özenli ve güçlü çeviriler, Poe’yu yeni bir yorumla yeniden okumak için kaçırılmayacak bir fırsat. Morgie Sokağı Cinayetleri, Usher Evinin Çöküşü, Şişedeki Mektup, Şehrazat’ın Bin İkinci Gece Masalı, Amontillado Fıçısı, Aldatma, Morella, Çan Kulesindeki Şeytan, Duc de l’Omelette öykülerindeki gizem, dehşet, korku, tuhaflık muhatabını kendi iç dünyasındaki karanlıkla yüzleşmeye sürükleyerek, karşı konulamaz bir davete dönüşüyor. Satranç Ustası Don Sandalıo’nun Romanı Unamuno, bu romanında satranç oyunu için iki kişinin paylaştığı yalnızlık yorumunu getiriyor. Kahramanımız usta oyuncu Don Sandalio, kendini soyutlayarak adeta kutsal bir görevi yerine getiriyor ya da dini bir eylemi gerçekleştirirmişçesine satrancın derinliklerine girebiliyor. Okuyucuya da İspanyol filozof/yazar Miguel De Unamuno’nun oyun içinde oyun kurduğu bu deneyime ortak olmak kalıyor. “ Robinson Crusoe yalnızdı. Gustave Flaubert yalnızdı ve insan ahmaklığına katlanamıyordu,bence Don Sandalio da yalnız biri ve ben de biryalnızım. Ve tüm yalnızlar, Felipe, Felipem, birer mahkûmdurlar. Her ne kadar özgür hareket etseler de birer tutukludurlar. Kuşlarla Sohbetin Şartları Yaşadığımız dünyayı “büyüsü bozulan bir dünya” olarak tanımlıyor Ahmet Murat kitaba ismini veren “Kuşlarla Sohbetin Şartları” isimli yazısında. Kitap boyunca da büyüsü bozulan bu dünyanın içerisinde geçmişin, özellikle bir zamanlar sahip olduğumuz zengin tasavvuf kültürünün bugüne yansımalarının izini sürüyor. Dedeleri şeyh olanların şimdiki durumu, halvet ve yeni yalnızlık şekilleri, kandil gecelerinde yaşanan bir çeşit gerginlik, Müslüman saati... Bunlar ve çok daha fazlasını ihtiva eden kitap eski meselelerle yeni karşılaşmaların bir serencamını sunuyor. Ahmet Murat’ın yetkin ve samimi kaleminden çıkan yazılar okuyucuya yepyeni ufuklar açabilecek bir coğrafyanın sınırlarını çiziyor.