Daha önceki maceralarından tanıdığımız Ece ile Arda; bu kez dedeleri Erman Bey’in de katıldığı ve Anadolu Tarihinin derinliklerine yaptıkları yolculukta Hititler’in izini ararlar. Ve ilk durakları şehzadeler şehri Amasya’dır. Öncelikle Amasya’nın tarihi yerlerini gezen Ece ile arda daha sonra Hattuşa’ya yani Hitit İmparatorluğu’nun başkentine doğru yol alırlar. Bu kez efsaneleriyle Hitit tarihini anlatan Erman Bey’dir. Şimdi şu haritaya, Türkiye haritasına bakın çocuklar! Üç tarafı denizlerle çevrili. Yani bir yarımada... Siz isterseniz bu yarımadaya doğudan batıya ya da Asya’dan Avrupa’ya uzanan bir köprü de diyebilirsiniz. İşte bu köprü üzerinden binlerce yıldır o kadar çok ve çeşitli topluluklar geçmişler ki! Bunlardan kimileri geçip gitmiş ama bir çoğu da yerleşmişler bu köprü üzerinde. Ve böylece de pek çok uygarlık kurulmuş Anadolu topraklarında. Bir de bu topraklarda doğup gelişen uygarlıklar var. Hattiler bunlardanmış işte. Hattiler büyük olasılıkla Anadolu’nun yerli halkıydılar. Dilleri de Hititler’in konuştukları dil grubundan değildi. Bu uygarlık sonradan gelip o yöreye yerleşen Hititleri çok büyük ölçüde etkilemiştir. Bu etkilenme hemen her alanda olmuştur: Din, mitoloji, gelenekler, töreler, sanat hangisini sorarsan! Sonra tanrı ve şehir, dağ, ırmak adları... Hangi birini sayalım ki!..