İdealist yaşama felsefesinin Fransa’daki temsilcisi olarak tanınan Henri Bergson, 1927 yılında Nobel Edebiyat Ödülü aldı. Bergson’un yarattığı çok yönlü etki, Batı felsefe ve sanat sahnesinde uzun süre varlığını korudu. “Teorik bilgiler bir süs, eylem ise bir gerekliliktir” diyen Bergson, durağan nitelikleri yok sayarak devinimi, hareketi öne çıkaran “süreç felsefesi” adı verilen felsefe türünün en önemli temsilcilerindendir. Eserlerinde insani ve tinsel değerleri öne çıkaran Bergson, bu önemli kitabında fikirlerini “Hakikatin Gelişimi, Gerçeğin Geriye Doğru Hareketi, Problemlerin Konumu, Olası ve Gerçek, Felsefi Önsezi, Değişim Algısı, Metafiziğe Giriş, Claude Bernard’ın Felsefesi, William James’in Pragmatizmi Üzerine Gerçek ve Gerçeklik, Ravaisson’nun Hayatı ve Eserleri” başlıkları altında, Kant, Berkeley, Spinoza, Spencer gibi değerli filozofların görüşlerine de yer vererek anlatmış.