Down Sendromlu bir çocuk annesi olan Dürdane Uluata, her engelli çocuk ebeveyni gibi önceleri çocuğunun durumunu kabullenememiş, umutsuzluk, çaresizlik, suçluluk duyguları içinde çırpınmıştır. Ancak, kısa sürede toparlanmış, çocuğunu olduğu gibi kabullenmiş, olağanüstü bir sevgi, sabır ve fedakarlıkla, bir Anadolu kentinin kısıtlı olanaklarına rağmen onu eğitmeyi başarmış, onun kendi ayakları üzerinde durabilmesini sağlamıştır. Aynı zamanda hem çocuğunu, hem de ailesini mutlu kılmıştır.