Tiyatro oyuncusu ve yazar Almula Merter, dünyayı gezdi, yaşadığı yerlerin kültürlerini, dillerini öğrendi. İtalya’da bir sirkte de yaşadı, sanat ödülleri de aldı. Mutsuz olduğu yerden gidecek cesareti ise hep buldu. Almula, çoğu kadın gibi bir çocuk sahibi olmayı çok istiyordu ama tedavi olmasına rağmen rahmindeki binde bir görülecek bir rahatsızlık nedeniyle bu duyguyu doğal yollardan tadamadı. Eşi Rob ile oturup bir karar verdiler; evlat edineceklerdi! Ancak hayat ona tatlı bir şaka yapmıştı; bir değil iki çocuğu oldu! Almula’nın Türkiye’den ayrılıp kariyerine Londra’da devam etme kararı almasından sonra hayatının aşkı Rob ile tanışıp, evlenmesi ve birlikte evlat edinmek için kararlı bir mücadeleye başlamaları ve babası Ferdi Merter’in hastalığı sürecinde yaşadıkları… Dokuz Ay On Gün, bazen gözyaşı bazen gülümseyişlerle okuyacağınız, Churm ailesinin doğuşunun gerçek ve etkileyici bir yılını anlatıyor. “Biliyorum; ben seçilmiş bir anneyim. Ve bu yazdıklarım, başka seçilmiş annelere de farkındalık yaratacaktır. Belki sizi de bir yerlerde bekleyen, sizi seçmiş bir kalp vardır. Ona kalbinizi açın lütfen…”