Dinsel ve kültürel çoğulculuk gerçeğinin görmezden gelinmesinin artık mümkün olmadığını günümüz dünyasında, farklı dinsel geleneklerinin taraftarlarıyla olan ilişkilerimizde, adına 'diyalog çağı' denen yeni bir dönem başlamış bulunmaktadır. Bu yeni dönemle birlikte katı ve saldırgan misyonerlik ve davet yöntemleriyle, bir dinsel geleneğin mensuplarını kendi inançlarından döndürerek karşıt dini geleneği bertaraf etme çabaları artık geçmişteki etkinliğini kısmen de olsa yitirmeye başlamıtır. Bunun yerine, dünyamızın her tarafında çeşitli dinsel gelenleklerin mensuplarının barış içerisinde olmaları gerektiği kanaati yaygınlık kazanmaktadır. Dahası teknoloji ve iletişim alanında yaşanan baş döndürücü gelişmelerin bir sonucu olarak dünyamızın, farklı dinsel geleneklere ve çeşitli inançlara sahip insanların birbirleriyle kolayca ilişki kurabilecekleri küçük bir köy haline alması, inançları yerel kültür havzalarına ve mevcut coğrafi sınırlarına hapseden geleneksel tasavvurları ortadan kaldırmıştır.

Benzer Kitaplar