Tunceli’nin Aşağı Torunoba Komando Bölüğü’nde asteğmen olarak askerliğini yapan gazeteci-yazar Hüseyin Özalp, tarihin önemli bir kesitine tanıklık etti.Vurulmuş yerde yatan, mezardan çıkarılan teröristleri, dağ hayatı canına tak dediği için teslim olanları; terörün en acımasız yüzüne, kendi çocuklarının bulunduğu eve birkaç asker öldürme pahasına baskın yapanları; iki silahlı güç arasındaki halkın çaresizliğini gördü. Birlikte görev yaptığı arkadaşları yaralandı, şehit oldu… Canından bezdiği için dağa çıkacağını söyleyen, cinnet geçirip koğuşu tarayan asker ve astsubaylarla, terörist kılığında dağda gezen özel timcilerle, Yeşil’in adamlarıyla karşılaştı. Köylüyle Kürtçe konuştuğu, Kürtçe kaset dinlediği için örgüte yardım edeceği kuşkusuyla doktor asteğmenin gözaltına alınmasına; kısacası terörle mücadeledeki birçok yanlışlığa tanık oldu. Askerin, halkın ve teröristin gözünden izlenimler aktaran yazar, “Yurdumun bu cennet köşesindeki insanların mutlu olduğunu görmek ve bir zamanlar silah çattığım dağlarda çiçek toplayabilmek en büyük umudum” diyor.