Kadınların ev içi emeğinin görünmezliği çok işlenmiştir, ama dışarıdaki emeğinin ne ölçüde görünür olduğu daha az sorunsallaştırılmıştır. Cinsiyet, ekonomik faaliyet ile kamusal alan arasındaki ilişki sınırlı da olsa ele alınmıştır. Kadınların dükkânlarının kamusal alanın dönüşümündeki rolü ise neredeyse hiç incelenmemiştir. Kadınların dükkânları, kamusal/özel ilişkisini en fazla görebileceğimiz yerlerin başında gelir. Bu kitap, sosyal bilimleri uzun bir zamandır uğraştıran kamusal/özel ayrımına, kadınların dükkânlarını merkeze alarak bakıyor. Kamusal alan ile cinsiyetin karşılıklı inşasında dükkân işleten kadınların deneyimlerinin ne kadar etkili olduğunu tartışıyor. Gündelik yaşamda esnaf deyince tarihi çarşılar, pazarlar, kentin kenar mahalleleri ile erkeklerin ekonomik faaliyetleri akla gelir. Moda’yı İstanbul’un başka semtlerinden ayıran özelliği ise ihmal edilemeyecek sayıda kadın esnafı barındırmasıdır. Kitapta, Moda’da (Caferağa Mahallesi’nde) dükkân işleten 38 kadınla yapılan derinlemesine görüşmeler ve uzun zaman diliminde yürütülen etnografik gözlemlerden hareketle cinsiyet, dükkân işletmeciliği ve semt birlikte anlamlandırılmaya çalışılıyor.

Benzer Kitaplar