“‘Erkeklik’ en çok erkeği ezer.” Tayfun Atay’ın kitabındaki ilk yazısının başlığı, erkeklik meselesinin özünü söylüyor aslında! “Maçoluğun dayanılmaz ağırlığı” altında erkek erkeğin kurdu oluyor. Erkeklik rolünün dayatmalarının yol açtığı kasılmalar, erkekleri ebedi ergenlere dönüştürüyor. Atay, bu acıklı olduğu kadar acıtıcı da olabilen hali tasvir ederken, geleneksel erkeklik rollerinin yeni rolleri de göz atmayı ihmal etmiyor: Metroseksüeller, gettoseksüeller, entelseksüeller, ‘dobraseksüeller’… “Memleketimizden kadın manzaralarına” bakan geniş bir terası da var kitabın. Güzellik imgelerinden “helal kız” hayallerine… Dinsellikle cinselliğin gerilimli ilişkisini (bkz.: Helâl Sex Shop!) mercek altına alan yazılar da var; bir türlü gerçekleşemeyen eşcinsellik açılımına karşılık bir açılım olarak eşcinselliğe bakan pencereler de var. Kadınlık ve erkeklikle ilgili klişeler hakkında, değişen erkeklikler ve kadınlıklar hakkında, cinsiyet kimliklerinin muğlaklıkları ve geçişkenlikleri hakkında, cinselliği yaşamanın toplumsal müşkülleri hakkında, capcanlı bir kitap.