Çıkmaz Sokak İlker Karakaş'ın dördüncü kitabı. Daha ilk kitabı Hennoz’da kurduğu yalın dil Çıkmaz Sokak’ta İlker Karakaş'ı kararlılıkla tamamlanmış bir anlatı dünyasına götürüyor. Orada yaşananlar bir dizinin birbirine eklenen halkaları gibi. Aykırı bir karakter öyküden öyküye kendi dünyasını dışavururken bizi bildiğimiz hayatlarla yüzleştiriyor. Alkole tutkuyla bağlılık, kadınlarla uyumsuz ilişkiler, yaşadığı hayatla bir türlü barışık olmama, neredeyse bir yokoluşa sürükleniş. Yaşadığımız hayatın kıyısından kopup gelmiş yaşantılar. Bunlar tanıdık geliyor olabilir ama İlker Karakaş’ın öykülerinde gitgide sertleşerek sürüyor ve doğrusu onun anlattıkları pek de anlatılmıyor. İlker Karakaş’ın öyküleri âdeta düzanlatımlı. Seçtiği yalınlıktan vazgeçmeyen bir yazarlık tutumu var. Ama bunlar yanıltmasın. Yaşananları anlatırken fazlalıkları dışarıda bırakma olgunluğunu hiç kaybetmiyor. Türkçeyi güzel kullanma amacı hep kendini gösteriyor. Şimdi daha çok gereksinim duyduğumuz has özellikler bunlar.