Avni Bektaş giyindi. Küçük masanın üzerinde, gece yatarken gelişigüzel bıraktığı pembe pelür kâğıtlarını, kurşunkalemlerini, silgisini, kalem açacağını, zımpara kâğıdını toparladı; ranzasının başucuna koydu. Anılarını yazıyordu. Kurşunkalemin ucunu, iyice incelsin diye, zımpara kâğıdıyla sivriltirdi. Özenle, her sözcüğü her harfi, usul usul, en düzgün biçimiyle yazmaya çalışırdı.