Sünnet; Peygamber (s.a.v.)’in sözleri, fiilleri, takrirleri yani tasvip buyurduğu şeylerdir. Peygamber (a.s.)’in sünneti, Allah Teâlâ’nın ona bir vahyidir. Sünnet, Allah Teâlâ’nın kitabı Kur’an-ı Kerimle birlikte dîn’in ana temeli ve kaynağıdır. Kelime-i şehadette “Eşhedü el’Lâ ilâhe illellâh” “Ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlühû” nasıl birbirinden ayrılmazsa sünnet ile Kur’an da birbirinden ayrılmaz. Sünnet-i seniyye, Kur’ân-ı Kerimi açıklar. Sünnete inanmayan, Kur’an-a da inanmaz. Sünnet, Nuh (a.s.)’ın gemisi gibidir. Ona binen kurtulur. Ondan geri duran boğulur. Kim ki Kur’âna ve sünnete sarılırsa, o sâdıktır, doğru yolu bulmuştur. Sevgili Peygamberimizin emirlerine, fiillerine ve ahlakına uymaktan daha şerefli bir makam yoktur.