Kontrol edemediği çevreye ve olaylara sürekli olarak maruz kalan birey, bulunduğu durumu değiştirebileceğine dair inancını yitirmeye başlar. Öğrenilmiş Çaresizlik, söz konusu bireyin, olayları değiştirme gücü olduğu başka durumlarda bile pasif ve umutsuz kalmasını ifade eder. Öğrenilmiş Çaresizlik Teorisi, 1960’lardan bu yana, uygunsuz pasiflik ve depresyon üzerine çok faydalı açıklamalarda bulunarak klinik psikolojide önemli bir yere sahip olmuştur. Bu kitap ise öğrenilmiş çaresizliği örgüt ve çalışma psikolojisi ışığı altında inceleyen ilk bilimsel kitaptır. Akademik referans olma özelliğinin yanısıra, çalışma hayatında öğrenilmiş çaresizliğin nasıl oluştuğunu ve bu durumdan kurtulmanın yollarını anlatan, hem işveren hem de çalışanın yararlanabileceği bir kaynaktır.