Çalışma hayatı sürekli değişen, gelişen bir yapıya sahiptir. Yaşayan bir organizma gibidir. Sürekli değişir, gelişir. Eğer değişir ancak gelişmezse sıkıntı başlar. Bu nokta, bu süreç sorunludur. Bu yüzden çalışma hayatının partnerleri ve Devlet yetkilileri bu sürecin zarar görmeksizin değişmesi ve gelişmesi için gerekli tedbirleri almak durumundadırlar. Sosyal partnerler ve Devletin yanında çalışma hayatı ile doğrudan ya da dolaylı ilgisi bulunan bilim insanları da bu sürece katkılarını sunmaktadırlar. Akademik çalışmalar, bu sürecin tarafların zarar görmeksizin atlatılabilmesini sağlayıcı bir biçimde geçirilebilmesi için fikir üretirler. Üretilen fikirler yoğun emek olarak kabul edilip, geleceğin şekillenmesinde topluma katkı yaparlar. Katkı çok yönlüdür. Öncelikle sosyal tarafların faydaları gözetilir. Fayda dengesi gözetilip sağlandıktan sonra, bu fayda sebebiyle toplumun genelinde fayda sağlanmış olacaktır. Yapılan çalışmaların yegâne amacı olayları ve gelişmeleri tespit değildir. Aynı zamanda çıkan sonuçların tatbiki sayesinde geleceğin şekillendirilmesinde katkı sağlanmaktadır. Bu akademik katkılar, başka akademik ve idari katkıları da tetiklemektedir. Dolayısıyla bir füzyon etkisi yapmaktadır.

Benzer Kitaplar