Jess Tennant üç aydır İngiltere’nin ufak bir sahil kasabasında yaşamaktadır. Geçen yazın sarsıcı olaylarından sonra yeni yeni rahatlamaya başlayan Jess, Cadılar Bayramı’nda gece yarısı Seb Dawson’ı yolun kenarında ölüme terk edilmiş hâlde bulur. Seb başından ciddi şekilde yara almıştır ve hayatta kalamama ihtimali vardır. Her ne kadar Jess, Seb’den hoşlanmıyor olsa da onun ölümü hak ettiğini düşünmemektedir. Polisin bu saldırıyı fazla ciddiye almadığını düşünen Jess, durumu öylece bırakamaz ve meseleyi kendisi ele alır. Jess olayı soruşturdukça Seb’in çok tehlikeli oyunlara karıştığını fark eder. Kızların etrafında dolaşan Seb, onları taciz etmek için yalan ve şantajdan içeceklerine hap atmaya kadar ne gerekiyorsa yapmıştır. Bu saldırının arkasında intikam almak isteyen kurbanlardan oluşmuş bir grup olabilir miydi? Ya da onu susturmak için elinden geleni ardına koymayacak kadar Seb’e karşı kin besleyen başka biri? Jane Casey, Bundan Kimseye Bahsetme romanında heyecandan yerinizde duramayacağınız başka bir gizemle geri dönüyor.