Karımı sokakta bir adamın kolunda gördüğüm zaman ilk hissettiğim şey korku oldu. Ölüm korkusu. Ölüyorum sandım. Çok korktum. Oysa ölmesi gereken karımdı. Ölmesi gereken karımın yanındaki adamdı. Ama ben ölüyordum. Bir eski koca birkaç yıl önce boşandığı karısını bir başka adamın kolunda görünce ne yapar? Kıskançlık krizine mi girer, durumu olduğu gibi kabullenerek yanlarına gidip merhaba mı der, görmezden mi gelir yoksa hayır canım o benim karım değil, benzetiyorum mu der? Hamdi Koç, Bir Eski Kocanın Öğleden Sonrası’nda bir kocanın bu ruh hallerine değiniyor, akıcı ve nükteli üslubuyla.