Bilimin tarihi insanlık kadar eskidir. Bu nedenle bilim üzerine düşünmek, insanın vazgeçemeyeceği asli çabalarından birisi olmuştur. Teknoloji, tekerleğin icadından internete kadar pek çok buluş vasıtasıyla gündelik hayata sirayet ederken bunların gerisinde yerini her geçen gün biraz daha sağlamlaştıran bir bilim düşüncesi vardır. Ne var ki teknik ilerleyip bilimler özelleşirken, araştırmalar çeşitlenip bilim dalları küreselleşen piyasanın isteklerine boyun eğerken, bilimin insan için olduğu gerçeği gün geçtikçe daha çok görmezden gelinmektedir. Paradoksal bu iki tutum nedeniyle bilim in ne olduğu ve nasıl ilerlediğine ilişkin temel sorular geçerliliğini korumaktadır.