Karanlık boynuz gibi uzuyor dışarıda, ucunu odamın penceresine dayamış. Saçlara geçirilmiş bir tarak gibi sarmış yeryüzünü fosfordan dişleriyle. Geniş gözenekler açıyor ilk ışınlarıyla karanlıkta. Karanlık saydamlaşıyor giderek. Tencerenin kapağı açılıyor. Günün ilk buğuları. Karşı çatıdaki kuşların tüylerine değiyor günün tülü tatlı tatlı, yumuşak yumuşak. Hafit, tatlı bir yel ufürüyor güne; üü uu vv. Kuşlar; ciik cik ciik. Daha da önceden horozlar; üüü urüüüü. Gün hecelenmektedir. Bir ilkokulda çocuklar a be ce de e fc. Evde bir çocuk; elif be. Otlarda, ağaçlarda hışırtılar, cızırtılar.

Benzer Kitaplar