Dönüp duran dünyanın şehri İstanbul’unda, eski bir taş sokakta, dökük bir evin karanlık odasından hayale açılan bir balkonda, ‘’hoşgeldin’’ diyor aşk Ela’yaİnsanın tekrar tekrar okuyup âşık olası geliyor muhteşem Emir’e… Çılgın ve entel Cansu’yla aydınlanıp, espriyle ısınırken, delikanlı Şuayip ile delimaceraların içinde sürüklenirken, istediğim tek şey bu romanın hiç bitmemesiydi. Elimden bırakamadığım, kahkahalarla güldüğüm, kimi zaman gözyaşı döktüğüm, uzun uzun düşündüğüm, birkaç kez soluksuz okuyabileceğim bir roman olmuş. Beyaz Bahar şaşırtıcı sonuyla ters köşe edecek okurlarını! Şimdi sıkı bir nefes alın, bir bardak su için ve kendinize bir fincan kahve yapın. Çünkü bu roman bitinceye kadar yerinizden kalkamayacaksınız.

Benzer Kitaplar