Kitabın içinde, on iki yıllık siyasal göçmenliğime ilişkin epey ipucu, epey ayrıntı var. Keza Almanya’da Frankfurt gibi bir finans metropolünde taksi süren bir göçmenin ‘ruh hali’de kitabın çeşitli bölümlerine yansıyor. Aradan yıllar geçti. Hala Frankfurt’un sokaklarını ezbere biliyorum. Hangi sokağın tek yönlü olduğunu, hangi sokakta numaraların nerede başladığını ve aşağı yukarı kaçta bittiği biliyorum. Yaşamda bir daha hiç kullanmayacağım bir sürü ‘çöp’ bilgi belleğimde hala anlı ve silinmiyor. Sizin açınızdan elinizdeki kitap, kolay okunan, kimi kederli, çoğu eğlenceli anılardan ibaret. Yazar açısından ise çok zorlu, çok boğucu on iki yıllık siyasal göçmenlik yaşamının yarısını kapsayan bir anılar demeti.