Bu kitabın kahramanı olan ufacık tefecik kızın başın dan geçenleri okuyunca kesinlikle ona hak vereceksiniz. O, iki ağabeyinin “ufaklık” diye çağırdıkları ve umursamayıp oyunlarına almadıkları “küçük” kardeş. Bu yüzden de oldukça dertli. Bu ufaklığın en büyük isteği de onların başaramadıkları bir işi başararak kendisini çevresine kanıtlamak. Bu işin füzeyle Mars’a gitmek olduğunu söylersek yapacağı şeyin ne kadar zor olduğunu anlarsınız. Oysa ona göre Mars gezegenine uçarak gitmek yerine karadan yürüyerek gitmek varken bu neden zor olsun ki?