Günahkârların soluk aldığı bir diyarda masumu ayırt etmek zordur. Mazinin ağır yükünü daha çocuk yaşlarında omuzlarına almak mecburiyetinde kalmış hastalıklı bir komiser… Telaşlı merakını dizginleyemeyen yaman bir komiser yardımcısı… Kendi karanlığında yıllarca fenersiz dolaşmış merhametli bir adam… Kilisenin avlusunda yaşanan giz yüklü bir cinayet… İstiklal Caddesi’nin içine akan karmaşık bir hikâye ve hikâyenin yöresinde olgunlaşan hayatlar… İkinci Cihan Harbi’nin gölgesinde kuruyan insanlar… Savaşın getirdiği açlık, sefalet ve kıtlık… Hırsını parayla bileyen istifçiler, ülkenin üzerine sakat bir kuş gibi tüneyen buhran, Beyoğlu’nun çıkmazlarında masumiyetini yitirmiş kalabalıklar… Ve bütün bunların dışında akan zamanın dizlerine uzanmış şehr-i İstanbul…