Çalışmamızda, başlangıcından 20. yüzyıla kadarki sözü saza koşan Kazak jırav ve akınlarını Türkiye Türklerine tanıtmak, onların eserlerinden kısa örnekleri ninni olarak kulaklara fısıldamak, türkü olarak gönüllere işlemek istedik. Bu dönem içerinde yer alan jırav ve akınlardan yalnızca sözü saza koşanlar çalışma sınırları içerisine alınmıştır. Başlangıcından 20. yüzyıla kadarki dönemde yaşayan; ama eserlerinde incelediği konular, kullandığı şekiller bakımından Kazak bilim adamlarınca yirminci yüzyıl temsilcileri olarak gösterilenler çalışmamızda ele alınıp incelenmemekle beraber Jambıl Jabayev gibi bazı önemli temsilciler hakkında yeri geldikçe kısa bilgi verilmiştir. Kazak jırav ve akınlarının eserleri arasından özellikleri bakımından çok belirgin bir şekilde Anadolu’dakilere benzeyenleri çalışmanın sıradanlığını ortadan kaldırmak, uçsuz bucaksız Kazak bozkırlarından, Sirderya boylarından sonra biraz da Çukurova’dan, Erzurum’dan, Kars’tan dem almak, nefeslenmek için örneklendirmeyi tercih ettik.