Bu çalışma, ne bir hatıra defteridir ne de belgelere dayanan araştırmaların sonuçlarının okuyucuya aktarılmasıdır. Sadece yaşadıklarımın, gördüklerimin, hatırladıklarımın, varsa bazı belgelere de dayanarak tamamen kişisel yorumum ve bakış açımla okuyucuya sunulmasıdır. Bu çalışmada kendimi anlatmıyorum. Tam tersine kendimi bu çalışmanın kaynağı olarak değerlendiriyorum. Bugün, ülkemizde yaşanan iktisadi, siyasi, sosyal ve kültürel değişim ya da çöküş yeterince doğru bir şekilde yorumlanmıyor. Bu yorumları yapanlar tek yanlı, kendi ideolojik bakış açılarına göre, hiçbir inceleme ve araştırma yapmadan yapılıyor. Bu yorumları yapanların bir kısmı çeşitli sebeplerden Doğulu veya Batılı güçlerin veya yabancı vakıfların sözcülüğünü yapıyorlar. Bir kısmı ise konuları yorumlayacak yeterli kültüre ve bilgi birikimine sahip değil. Bunlar, kendi ideolojik ve politik bakış açılarını topluma kurtuluş reçeteleri olarak takdim etmeye çalışıyorlar. Bu durum, toplumu birbirini anlamayan, anlamak istemeyen gruplar haline getirmiştir. Bu gruplar bu halleri ile sosyal yapımızda, toplum düzenimizde, kültürel bakış açımızda, kapanması zor çatlaklar oluşturmaktadır. Ülkemizin içinde bulunduğu iktisadi zorluklar, hukuk sisteminin işleyiş biçimi ve gelir dağılımındaki büyük eşitsizlik, sosyal yapımızı, birlik ve beraberliğimizi yok etmektedir.