Ondan kaçabilmek için üç ülke değiştirmiştim. Ve şimdi İtalya'daydım. Gece uyumak için otel odama girdiğimde hemen üzerimi değiştirip yatağın içine girdim. Yüzüme vuran ışıkla gözlerimi açtım. Gece lambası açıktı. Ama ben gece lambasını açmamıştım ki… Yatağın karşısındaki kıpırtı dikkatimi çektiğinde oraya baktım. Gözlerim dolmaya başladı. Yavaşça titriyordum. Nefes alamamaya başladım. Ama onda hiçbir değişiklik yoktu. Yatağın karşısındaki tekli koltukta oturmuş, elindeki bardaktan anladığım kadarıyla viski içiyordu. Gözümden bir damla yaş akınca bardağı yere attı. Yatakta yavaşça üzerime çıkmaya başladı. Tam anlamıyla göz göze geldiğimizde boğuk ve sert sesiyle konuştu… "Nereye gidersen git bulurum seni. Benden kaçamazsın, seni bırakmam. Sen bana aitsin."