Set içeriğindeki kitaplar; Üsküp Dilencileri Uğursuz Sara ve Serafina Yoldaş Zeylo’nun Yükselişi ve Düşüşü Titreşim Üslüp Dilencileri Kim Mehmeti, insanlık tarihi kadar eski Üsküp’teki dilenci silsilesini ve gizemli geleneklerini konu alarak Balkanlar’ın bir dönemine ışık tutuyor. Üsküp Dilencileri, Osmanlı’nın Makedonya’dan çekildiği günlerden Tito ve Enver Hoca dönemlerine uzanan metaforik bir başyapıt… “Daha önce tadılan ve sonrasında kaybedilen bir sevgiye karşı duyulan özlem öyle bir acıya dönüşür ki sanki bedeninin içinde bir kurt beliriverir ve asla ölmeyen ama özlem duyan kişinin benliğinde daha da sağlamlaşan bu kurt insanın beynini, yüreğini kemirip durur…” Uğursuz Balkanlar’ın dünyaya armağan ettiği büyük yazar Necad İbrişimoviç ilk kez tüm eserleriyle Türkçeye çevriliyor. Yayımlandığı dönemde büyük beğeni kazanan ve Balkan edebiyatının temel taşlarından sayılan Uğursuz, İbrişimoviç külliyatının ilk eseri olarak Ketebe’de... Savaş yıllarında kuşatma altındaki Saraybosna’yı terk etmeyerek hem kalemi hem tüfeği ile ülkesini savunan İbrişimoviç; direnişi ve umudu, hayatı ve edebiyatı birleştiren bir mühür gibi Bosna Hersek’in kalbine yerleşen bir yazar. Eleştirmenlerin birinci sınıf bir eser olarak kabul ettiği Uğursuz, on dokuzuncu yüzyıl Bosna’sındaki yozlaşmış bir bey ailesinin çöküşünü anlatan gerçek bir klasik olarak artık Türk okurunun karşısında… Edebiyatseverler, Uğursuz’da Faulkner ve Beckett’ten esintilerin yeni bir üsluba dönüştüğüne tanık olacaklar. Sara ve Serafina Bosna Hersek’in yaşayan en önemli yazarı Cevad Karahasan’dan, Kıta Avrupa’sının son büyük savaşına dair insan benliğinin sınırlarında dolaşan olağanüstü bir eser. 1992 Nisan’ından 1993 Şubat’ına dek süren zaman diliminde kuşatma altındaki Saraybosna’nın gündelik hayatını, sıradan insanların hayatta kalma mücadelelerini, evlerinin içinden, sığınaklarından, yemek masalarından görüyoruz. “Sara ve Serafina” sadece savaşın romanını değil, kuşatmanın yamacında hayata tutunan ruhların gizemlerini de bize vaat ediyor. Yoldaş Zeylo’nun Yükselişi ve Düşüşü Komünizm ve sosyalizm hicvi bir kara roman. Arnavutluk’ta sosyalizm zamanı geçen, bürokrasi ile insan ruhunun çatışmalarını konu alan, yozlaşmayı kara mizah ile anlatan bir eser. Bu kitap, düştükçe yükselenler ve yükseldikçe düşenler için… Okuduğumuz bu roman zor şartlar altında can bulmuş bir romandır. İlk bakışta sos­yalizm döneminin özgürlüğe izin vermeyen katı kurallarına uyan bir şekilde yazılmış gibi dursa da aslında büyük bir zekâ ve ima ile yazılmıştır. Derin ve şaşırtıcı bir hiciv ile karşı karşıyayız! Alen Boske - Le Figaro Okuduktan sonra insanda hem bir tebessüm uyandıran hem de bir iç sızısını var eden bu kitap sayesinde geçmişimizi hatırlıyoruz. Ralf Shuler - Neue Zeit Tireşim “Isabel Mellado’nun romanı; profesyonel bir kemancı ve son derece zeki bir kadının bakış açısından, aile hayatı, aşk ve müzikal dünyasına ilişkin poetik bir bakış açısı sunuyor. Anlatıcının içsel konuşmalarıyla ilerleyen, içerisinde ince psikolojik ayrıntılar serpiştirilmiş, ani şiir patlamaları bulunan, bilgeliğin dokunaklı incileri ile bezenmiş, oldukça eşsiz, yer yer hiciv ve sıklıkla ironik bir mizah içeren, keskin diyaloglarla kısa ve öz yazılmış fantastik bir hikâyeye tanık oluyoruz.” Fernando Aramburu “Titreşim’in ilk birkaç sayfasını okuduktan ve karakterlerin akıl almaz şeffaflığı ve yaşananların ortaya çıkışındaki güzelliği fark ettikten sonra düşündüğüm şey: Kitabı bitirir bitirmez o dünyayı özleyeceğim.” Samanta Schweblin

Benzer Kitaplar