Bu kitap bilgi hazinelerinden birkaç pırlantayı sinesinde barındırıyor. Okuyucuyu; “yıldızları konuşturan alim”le, “kafasının içi, müdürlüğünü yaptığı kütüphane kadar zengin olan hoca efendi”yle, “ölüleri dirilten ve mezarlıklara hayat veren biyografi bilgini”yle, “kahvelerde ders veren ünlü tarihçi”yle, “Osmanlı arşivi belgelerini Bulgarların elinden kurtarmak için çırpınan, akmayan çeşmeleri görünce gözyaşı akıtan muallim”le “Fransız işgal komutanını kütüphânesinden kovan Hafız-ı Kütüp”le, “kitapların ve kitapçıların şeyhi kabul edilen sahaf”la tanıştırıyor. “Ayaklı Kütüphâneler” kültür dünyasına maceralı bir yolculuğa çıkmak isteyenlerin ayaklarını bu kutsal seyahate alıştırıyor.