Avrasyacılık, Rus entelektüellerce 1920’lerin başında I. Dünya Savaşı ve 1917 Devrimi akabinde yaşanan bunalım dönemini aşma gayesiyle geliştirilmiş ve 1990’lı yıllarda Sovyetlerin dağılmasından sonra Yeni Avrasyacılık adıyla tekrar canlandırılmış bir fikir hareketidir. Bir medeniyet inşa projesi olarak Avrasyacılık, Rusya’nın ve çevresinin medeniyet kimliğini yeniden yorumlayan, kendine özgü bir mekan idrakı, tarih anlayışı ve sosyoekonomik yapı geliştiren, ülke dahilinde kültürel çoğulculuğu, dünyada ise çok kutuplu bir düzeni öngören, her medeniyetin kendi dinamiklerinden beslenerek gelişmesi gerektiğini savunan, Batılılaşmaya alternatif bir fikir sistemidir. Vügar İmanov, Çarlık Rusyası sınırlarına tekabül eden bir Avrasya mekan tasavvuruna sahip bu XX. yüzyıl fikir hareketinin serencamını bizzat kurucularının kaleme aldıkları temel metinlerden hareketle geniş bir perspektif ve derin bir vukufiyetle inceliyor. Avrasyacılığın ortaya çıktığı zemin, temel kavramlar ve tezler, Avrasyacı milliyetçilik ve dindarlık, Trubetskoy, Savitski ve Gumilev gibi Klasik ve Yeni Avrasyacılığın önde gelen isimlerinin biyografi ve görüşleri ve Avrasyacılığın günümüz Rusya’sının iç ve dış siyasetine etkileri kitapta kendine yer buluyor. Türkiye’deki avrasya söylemlerini de mercek altına alan yazar, Doğu Perinçek’ten Namık Kemal Zeybek’e ve Attila İlhan’a kadar geniş bir yelpaze oluşturan bu Avrasya yansımaları nı Rus entelektüellerce geliştirilen Avrasyacılıkla karşılaştırmalı olarak değerlendiriyor. Kitap, Avrasyacılığın çok sayıdaki Rusça kaynağını okurla buluşturarak literatürde son derece önemli bir boşluğu dolduruyor.