Bu ‘on ayrılık şiiri’, ayrılık izleğine öylesine yalın, öylesine kırık, öylesine suskun yaklaşıyor ki, ayrılığın kavurucu acısı olanca duyumsanıyor. (...) ‘Anlaşılmaz’, ‘okunamaz’ şiirlerin sanatlık değer taşıdığı iddiasındaki günümüzde, Ataol Behramoğlu herkes için, hepimiz için şiir ülküsünü koruyor. -Selim İleri- Cumhuriyet, 19 Mayıs 1999 ‘Aşk İki Kişiliktir’ şiiri, bir yandan, yaşamdaki sürekli değişim içinde yaşanmış, anısı bile kalmamış bir sevginin bıraktığı, ölümü de düşündüren büyük acıyı dile getirmekte, bir yandan da ölüm ve aşk arasındaki karşıtlığı belirleyen bir karşılaştırmaya giderek ölümün tek başına, aşkın ise mutlaka bir başkasıyla yaşanan bir gerçek olduğunu vurgulamaktadır. (...) Bu şiirin etki gücünü, oluşturduğu ritim ve ses yakınlıklarının yanı sıra anlatımındaki içtenlikten aldığını söyleyebiliriz. -Prof. Dr. Doğan Aksan- Şiir Çözümlemeleri, Bilgi Yayınevi 2003 Kendi yaşantısının hangi kesitini Attila Jozsef ile buluşturuyor. Bulmak size kalıyor. Sayfalarda yavaş yavaş ilerleyin. Akıp giden hayatlar gibi. ‘On Ayrılık Şiiri’ne gelene kadar. Lirizmin etkisine iyice kapılarak, onunla beraber yaşadığınız ayrılıkları hatırlayın. Biraz hüzün, biraz da yeni umutlar besleyerek. -Hale Seval- Kitap Rehberi, Ağustos 1999