Fransa’da CNSR’de araştırmacı olarak çalışmakta olan Nathalie Clayer, Arnavut Milliyetçiliğin Kökenleri adlı çalışmasında bu milliyetçiliği Balkanlar, Avrupa ve özellikle Osmanlı çerçevesi içinde bir yere oturturken, Arnavutların kimlik inşa süreçlerini Osmanlı Devleti’nde 19. yüzyılla birlikte yaşanan siyasal ve toplumsal dönüşümlerle birlikte ele alıyor. Ulus-devletlerin şekillenmeye başladığı 19. Yüzyılda Arnavut milliyetçiliği, önce İtalya, Yunanistan, Romanya ve Osmanlı Devleti’ndeki diasporalar ile Güney Arnavutluk’ta başlayarak, gelişme gösterdi. Ne var ki, bu milliyetçiliği diğer Balkan milliyetçiliğinden ayıran önemli özellikler vardı. Başta Arnavutların çok dinli oluşu, bu yapılanma içinde Müslüman nüfusun büyüklüğü, temsil eden bir devletin olmayışı, bu milliyetçiliği aynı dönemlerde ortaya çıkan diğer milliyetçi hareketlerden ayırır. Bunun dışında önemli bir başka faktör olarak da, sayıca fazla olan Müslüman Arnavutların Osmanlı Devleti’ne olan bağlılıklarının güçlü olması sayılabilir. Clayer on yıl süren bu araştırmasında; bir Arnavut ulusal kimliği inşasının nasıl şekillendiğini, bu kimliğin daha önce varolan dinsel kimlik gibi kolektif kimlik türleriyle nasıl eklemlendiğini ve hangi karmaşık süreçlerden geçerek oluştuğunu, ilk milliyetçi itkileri ve bunun etrafında oluşan milliyetçi Arnavutluk matbuatının önemini araştırıyor.