Daha insancıl, daha adil bir düzen istedim. Direndim, insanları daha mutlu görebilmek için. Yaşam da bu değil mi zaten? Ben de yaşadım bir insan gibi. Kimseye boyun eğmedim. Alnımın teriyle ekmek paramı kazanıp namuslu bir insan gibi yaşadım. Yıldız Sertel, Ardımdaki Yıllar’da zorunlu sürgünlüğün gönüllü sürgünlüğe dönüştüğü bir hayatı, kendi hayatını anlatıyor. Kadıköy ve Moda’nın güzel zamanlarında, devrin aydınlarının, gazetecilerinin, siyasetçilerinin uğrak yeri olan o manzaralı evde geçen çocukluğu... Nâzım Hikmet’in evden eksik olmayan neşesi, gücü ve şiirinin şenlikli sesi... Sabiha ve Zekeriya Sertel’le sürgün hayatları... Siyasi baskılar, çalkantılı politik gündem... Mücadeleyle, okumayla, yazmayla, geri çekilme ve ilerlemeyle geçen bir hayat... Türkiye aydınının hayatı...