Peki, beş kıtayı birden içine alacak biçimde barış olur muydu? Çoğunluğa göre hayır, hatta belki de imkansızdı. Fakat Türklerin öğrenemediği, hatta öğretilemediği İmkansız sözcüğü, her Türk için sıradan bir sözcük olarak sadece lugat içindeki yerini alırdı.