Bu kitap, geçmişin hapishanesinden ve geleceğin prangasından kurtularak AN’ın yaşama ehliyetini kazanmak isteyenleriçin… Bazen birşey olur ve en karmaşık sorunları mucizevî çözümlerle hallediveririz. Nasıl olup da o manevraları tam zamanında akıl edebildiğimize şaşırırız. Rotamızı öyle bir anda, öyle bir yere kırarızki, ciddi bir kazayı önleyiveririz. Bu bir iletişim kazası da olabilir, hayatımızla ilgili kritik bir karar da… O an yapılabilecek en doğru şeyi yaparız ve bunda hiç zorlanmayız. Keskin bir zekâ, derin bir özgüven, bazen müthiş bir hazır cevaplık, bazen herkesi susturacak bir kararlılık gerektiren durumlardır bunlar. Normalde bu vasıfların hepsine birden sahip değilken o an nasıl olduysa tümünün bizde toplandığını düşünürüz. “Sanki kafama taş düştü, gökten vahiy indi!” deriz. Oysa ne taş düşmüştür başımıza, ne gökten vahiy inmiştir. Kendimize şaşırdığımız, her şeyin gerektiği gibi olmasına hayranlık duyduğumuz böyle durumlarda, farkında olmaksızın, AN’da kalmayı deneyimlemişizdir. Kendimizi AN’ın yaratıcı akışına bırakmışızdır ve her şey o yüzden olması gerektiği gibi hallolmuştur…