Anayasalcılık ile demokrasi, günümüzde en çok tartışılan, aralarındaki ilişkiler bakımından çağdaş demokrasilerde teorik ve felsefi düzeyde gerilimlere yolaçabilen kavramlardır. Ancak bu gerilimlere rağmen anayasal demokrasiler, tarih boyunca bu iki kavramı bağdaştıracak mekanizmaları geliştirmiş, çoğunluk iktidarını sınırlamış, bireyi devlete karşı koruyan sistemleri oluşturabilmiştir. Elbette ki, bunların başında temel bir fikir olan kuvvetler ayrılığı gelmektedir. Bu ilke zaman içinde farklı anlamlar kazanmış olsa da, korumuş olduğu öz; yargı organının siyasal organlar karşısında süregelen bağımsızlığıdır.