Amok Koşucusu, Stefan Zweig’ın başyapıtlarından biridir. Tüm yaşamı boyunca yazarı etkisi altında tutan intihar duygusu, bu romanda, Hint Adaları’ndan yola çıkıp Avrupa’ya seyreden bir transatlantikle seyahat eden melankolik bir yolcu aracılığıyla varlığını bize de hissettiriyor. Belki de hayatını başkalarına yardım etmeye adamışken, kendisine gelen yardım talebini gururu nedeniyle reddeden bir doktorun, bu reddediş sonrasında yaşadığı pişmanlık ve çektiği vicdan azabı, onu bir çıkmaza sürükler. Yardım etmeyi reddettiği kadını bulmaktan ve çektiği acıyı ona yardım ederek sonlandırmaktan başka bir şey düşünememektedir. Ancak hatasını telafi etmeye çalışıyor olması, vicdanının sesini susturmaya yetmez. Zamanla o sesten başka hiçbir şey duyamayacak hale gelen kahramanımız kendisiyle yüzleşmek üzeredir. Amok Koşucusu, derin psikolojik analizleri, hüzünlü atmosferi ve akıcılığıyla sizleri bambaşka bir dünyaya götürecek.