“... herhalde aç kalmazdım, bir iş bulurdum. Ama yediremiyordum kendime. Çok sevdiğim öğretmenlik mesleğinden kovulmak... Olacak iş değildi, onurum inciniyordu. Beni cezalandıranların hiçbiri bu mesleğe benim kadar bağlı değildi.” “... Genel Başkan konuşmasını yaparken dışarıdan uğultular, gürültüler geliyordu. İsmail Sefa Güner Hoca Başaran’la beni çağırdı, ‘Kayseri halkına hitaben çabuk bir bildiri hazırlayın’ dedi. Bir köşeye çekilip yazmaya başladık ama ne kadar geç... Daha birkaç cümle yazmadan pencerelere taşlar yağmaya başladı. Gidip baktım, çoğu çocuk, genç... Ellerinde taşlar, sopalar, sinemaya doğru yaklaşıyorlar... Herkes ayakta, herkesin gözü büyümüş. Fakir, heyecanı yatıştırmaya çalışıyor, ‘Oturun arkadaşlar, biz bu çocuklar için çalışıyoruz, onları eğiteceğiz...’ diyor. Ama kapılar dışardan zorlanıyor. Derken pencerelerden, tutuşturulmuş gazlı paçavralar atılıyor...” Talip Apaydın’ın öğretmenlik anıları. Bir öğretmenin 1946-80 arası 34 yıllık çileli, mücadele dolu yaşamı çevresinde bir eğitim kuşağının direnci... Bugünkü kuşaklara umut ve cesaret veren bir direnç... İçindekiler İlk Görev Tokat Dolayları Gezici Başöğretmenlik İşi Orman Köyleri 1950 Seçimlerinde Köyler Özel Yaşamımdaki Değişim Evim Aranıyor Eğitmenler Köy Okulları O Öğretmenler Bayburtlu Hoca Tokat Yolları Almus Barajı Yaz Aylarında Köy Okulları Ardıç Kahvesi Almus İlçe Oldu Bir Atılım Kolay Olmadı Turhal Ortaokulu Evime Kapanıp Yaz Dinlenceleri Genel Ortam Taşra Bunalımı Turhal’dan Ayrılıyoruz Eski Bir Şair TÖS (Türkiye Öğretmenler Sendikası) Amasya İki Tatsız Olay Bakanlık Emrine Alınıyorum Danıştay’da Duruşma Ankara’ya Geliyoruz Kayseri’de Yakılıyorduk İnönü’yle Görüşüyoruz Danıştay Lehime Karar Veriyor Boykot Bu Kadarı Olmaz Ankara’ya Naklim Çıkıyor Bahçelievler Ortaokulu Ortam Bozuktu Bakanlık Müşavirliği Atatürk’ün 100. Doğum Yılı