Ensest saldırı, çocuğa cinsel istismarın özel bir şeklidir ve ağır ceza gerektiren bir suçtur. Ensestin en yıkıcı yanı bizi dışarıdaki anonim kötülükten koruyacağı, merhametle saracağı düşünülen aile ortamında gerçekleşiyor olmasıdır. Ataerkil iktidarın kanatları altında, ev içi mahremiyetinin arkasına gizlenen ensest saldırı suçuyla, ancak bireyi ailenin önüne koyan bir yaklaşımla mücadele edilebilir. Hedefi “her ne olursa olsun aileyi korumak” olan yaklaşımlar, ensest failini cezalandırma, mağduru ve mağdurla birlikte zarar gören diğer aile fertlerini sağaltma ve güçlendirme konularında tüm disiplinler için engel oluşturur. Ensest saldırı ile mücadelede çocukların güvenli şekilde istismardan uzaklaşabilecekleri olanakların sağlanması, bu olanakların kendileri ve istismarcı dışındaki aile bireyleri için sürdürülebilir olması büyük önem taşıyor. Adli tıp, demografi, eleştirel medya çalışmaları, hukuk, kadın araştırmaları, pediatri, psikiyatri, psikoloji ve sosyoloji alanlarından uzmanların araştırma, uygulama ve gözleme dayalı birikimlerini bir araya getiren bu kitap, Türkiye’de yaşanan ensest gerçeğini görünür kılarak tartışmayı; son bulmasına, saldırganların cezalandırılmasına ve mağdura yönelik yardım süreçlerine katkıda bulunmayı amaçlıyor. Tüm yazarların ortaklaştığı nokta, ensest olgusunda aile bireylerinin, akrabaların, öğretmenlerin, sağlık personelinin, avukatların, hâkimlerin, savcıların, medya çalışanlarının, sivil toplum kuruluşlarının ve özellikle kamu otoritesinin yükümlülükleri olduğunu unutmamamız gerektiği.