Yaşam içinde insan eylemlerinin bilincinde olduğu gibi bu davranışlarını belli bir istenç özgürlüğüyle gerçekleştirdiğinin de farkındadır. Bu nedenle insan yaşamı boyunca tüm eylemlerinin sorumluluğunu duyma ve değerlendirmeyle her zaman bilinç ve istenci yok edilmediği sürece karşı karşıya kalmıştır. Bu bakımdan diyebiliriz ki insanın varolduğu günden beri tarihsel toplumsal bir fenomen olarak ahlak da varola gelmiştir. Hemen her filozof bu konuya temas etme gereği zorunluluğu duyduğugibi, yanlızca bu sahayı incelemeyi felsefesinin temel ekseni kılmış düşünürler de vardır. Bu bağlamda kendisi 19. yüzyıl filozofu olmasına rağmen, etkinliği daha çok 20. yüzyılda hissedilen Nietzsche’nin felsefe etkinliğinin bir anlamda tamamı için ahlak olgusunu aydınlatma ve incelemeye yönelmektedir diyebiliriz.