Murad Hüdavendigar Devri, ilahi tecellilerin coşup taştığı, İstanbul’un fethini hazırlayan köprübaşlarının tutulduğu, Rumeli’nin islamlaşarak, yerli halkın kalplerinin kazanıldığı, Anadolu’nun sakinleşerek, devletin ağırlığının her tarafta hissedildiği ve köhnemiş Bizans’ın surlar içinde mahkum bırakıldığı devirdir. Bu devirde, asırlarca akından akına koşan yeniçerinin çekirdeği atılmış, devletin arazi düzeni mükemmel hale getirilmiştir. Elinizdeki kitap bir biyografiden öte Osmanlı’yı, tartışmasız dört asır dünya hakimi yapan ruhun tahlilidir.